Pankreas nedir? Midenin arkasında bulunan bir organımızdır. Temel olarak iki önemli görevi yerine getirmektedir.
Pankreas tarafından üretilip ince bağırsaklara salgılanan sindirim enzimleri proteinlerin, yağların ve karbonhidratların parçalanmasını sağlayarak besin maddelerinin emilimini kolaylaştırır.
Kan şekerini düzenleyen hormonlar olan insülin ve glukagon pankreas tarafından üretilir. İnsülin, kan şekeri seviyesini düşürerek hücrelere glikozun girişini sağlar ve fazla şekerin depolanmasını teşvik eder. Glukagon ise kan şekeri seviyesini yükselterek depolanan glikozun serbest bırakılmasını sağlar.
Pankreasın bu hormonlar aracılığıyla kan şekeri seviyelerini dengelemesi, vücutta enerji düzenlemesini sağlar.
Pankreas Hastalıkları Nelerdir?
Akut pankreatit
Akut pankreatit olan kişilerde genellikle:
Sırta-bele kuşak şeklinde yayılan sancılar şeklinde ortaya çıkan karın ağrısı,
Pankreasın bulunduğu bölgede, aniden ortaya çıkan şiddetli karın ağrısı, Ateş,
Mide ağrısı ve mide bulantısı gibi şikâyetler görülür.
Belirtiler kişiden kişiye ve hastalığın şiddetine göre değişkenlik gösterebilir.
Kronik Pankreatit
Pankreasta tekrar eden iltihaplanmalar ve hücre hasarının devam etmesi sonucunda, pankreasta kalıcı hasarlar kronik pankreatite neden olur.
Kalıtsal kronik pankreatit
Aileden genler yoluyla aktarılan bu hastalık, kronik pankreatitle benzer.
Otoimmun Pankreatit
Vücudun bağışıklık sisteminin kendi dokularına saldırması otoimmünite olarak adlandırılır. Bu tip pankreatit belirtileri diğerleri ile benzerdir. ,
Pankreas kanseri
Pankreas kanseri, pankreas hücrelerinde meydana gelen yapısal ve genetik değişikliklerin sonucunda ortaya çıkan bir kanser türüdür.
Pankreas kanseri, belirli semptomlara yol açmadan uzun bir süre boyunca sessizce ilerleyebilir ve bu nedenle genellikle ileri aşamada teşhis edilir.
Erken teşhis ve uygun tedavi seçenekleri, hastalığın seyrini iyileştirebilir ve yaşam kalitesini artırabilir. Bu nedenle, pankreas kanseri belirtilerini fark eden kişilerin bir doktora danışması önemlidir.
Pankreas Kanseri Tipleri Nelerdir?
Pankreas kanseri, genellikle iki ana tipte sınıflandırılır: ekzokrin tümörler ve nöroendokrin tümörler.
Ekzokrin Tümörler:
Pankreas kanserlerinin yaklaşık %93’ünü oluşturur.
Nöroendokrin Tümörler:
Pankreastaki nadir görülen tümörlerin yaklaşık %7’sini oluşturur. Nöroendokrin tümörler, endokrin hücrelerden köken alır ve bazı durumlarda aşırı hormon üretimi yapabilir. Hormon tipine bağlı olarak farklı isimler alırlar. Örneğin, insülinoma, aşırı miktarda insülin hormonu salgılayan hücrelerden kaynaklanan bir nöroendokrin tümördür.
Pankreas kanserleri ayrıca yerleşim yerlerine göre de sınıflandırılır. Pankreas başı tümörleri en yaygın olanlardır ve genellikle komşu dokulara baskı yaparak erken semptomlar gösterir. Pankreasın gövde ve kuyruk bölgelerinde yerleşen tümörlerde ise semptomlar daha geç ortaya çıkabilir, bu da erken teşhis olasılığını azaltabilir.
Pankreas Kanseri Semptomları Nelerdir?
Pankreas kanseri, erken aşamalarda genellikle belirti vermez ancak her pankreas kanseri vakası farklı olabilir ve semptomlar kişiden kişiye değişebilir. Yaygın semptomları arasında şunlar yer alır:
Üst Karın Ağrısı:
Pankreas kanseri genellikle üst karın bölgesinde ağrıya yol açar. Bu ağrı sırt bölgesine yayılabilir, özellikle yemeklerden sonra ve uzanırken şiddetlenebilir, öne doğru eğilmekle azalabilir.
Sarılık:
Pankreas kanseri, tıkanıklığa neden olan safra kanallarını etkileyebilir, bu da sarılığa yol açar. Cilt ve gözlerde sararma görülebilir.
Yorgunluk ve İştah Kaybı:
Pankreas kanseri, enerji düzeylerini etkileyebilir ve yorgunluk hissine neden olabilir. İştah kaybı ve buna bağlı olarak kilo kaybı da yaygın semptomlardır.
Sindirim Sorunları:
Pankreas kanseri, sindirim sistemi üzerinde etkili olabilir. Şişkinlik, hazımsızlık, ishal veya kabızlık gibi sindirim sorunları görülebilir.
Diyabet:
Pankreas kanseri, pankreasın insülin üreten hücrelerini etkileyebilir ve yeni ortaya çıkan veya kötüleşen bir diyabet durumuna yol açabilir.
Mide Bulantısı ve Kusma:
Pankreas kanseri ilerledikçe mide bulantısı ve kusma gibi sindirim sorunları artabilir.
Kaşıntı:
Pankreas kanserinde nadiren görülen bir semptom olmasına rağmen, bazı durumlarda kaşıntı görülebilir. Bu genellikle tüm vücutta yaygın bir kaşıntı olarak ortaya çıkar.
Bu semptomlar, pankreas kanseri durumunda görülebilecek yaygın belirtilerdir. Ancak, bu semptomlar başka sağlık sorunlarıyla da ilişkili olabilir, bu nedenle bir doktor tarafından değerlendirilmeleri önemlidir. Eğer bu semptomlarla karşılaşıyorsanız veya endişeleriniz varsa, bir sağlık uzmanına danışmanız önemlidir.
Pankreas Kanseri Kimlerde Olur?
Türkiye’de, pankreas kanseri en sık görülen 10 kanser türü arasında yer alır ve pankreas kanserine bağlı ölüm oranı, diğer daha yaygın kanser türlerine kıyasla daha yüksektir.
Pankreas kanseri her iki cinsiyeti de etkileyebilir, ancak istatistiklere göre erkeklerde kadınlara kıyasla bir miktar daha yaygın görülür. İleri yaş gruplarında daha sık ortaya çıkar, genellikle 60 yaşın üzerindeki kişilerde daha sık teşhis edilir.
Pankreas Kanserinde Risk Faktörleri Nelerdir?
Pankreas kanseri, çeşitli risk faktörlerinin etkisiyle gelişebilir. Bu risk faktörleri genetik, yaşam tarzı ve çevresel faktörler arasında yer alır. İşte pankreas kanseri için başlıca risk faktörleri:
Sigara ve Tütün Kullanımı:
Sigara içenlerde pankreas kanseri riski sigara içmeyenlere göre daha yüksektir.
Obezite:
Özellikle bel çevresinde yoğunlaşmış yağlanma, pankreas kanseri riskini artırabilir.
Diyabet:
Özellikle obezite ile ilişkili tip 2 diyabet varlığı pankreas kanseri için bir risk faktörüdür. İleri yaşlarda veya normal kiloya sahip olmasına rağmen yeni diyabet tanısı alan kişilerde pankreas kanseri şüphesi doğabilir.
Maruziyet:
Kimyasal boyalar, tozlar veya bazı temizlik maddelerine sürekli maruz kalmak, pankreas kanseri riskini artırabilir.
Kronik Pankreatit:
Kronik pankreatit, pankreas iltihabıdır ve uzun süreli inflamasyon pankreas kanseri riskini artırabilir.
Alkol Tüketimi:
Aşırı alkol tüketimi, pankreas kanseri riskini artırabilir.
Kalıtımsal Faktörler:
Bazı kalıtımsal sendromlar ve ailelerden çocuğa geçen mutasyonlar, pankreas kanseri riskini artırabilir.
Yaş ve Cinsiyet:
45 yaşından sonra pankreas kanseri riski artar. Ayrıca erkeklerde kadınlara göre biraz daha fazla görülme eğilimi vardır.
Siyah Ten:
Siyah tenli bireylerde pankreas kanseri riski, diğer ırklara göre biraz daha yüksek olabilir.
Her pankreas kanseri vakası bu risk faktörlerinden etkilenmeyebilir ve bazı vakalarda risk faktörleri olmadan da pankreas kanseri gelişebilir. Önemli olan, bu risk faktörlerinin bilincinde olmak ve sağlıklı bir yaşam tarzı benimsemektir.
Pankreas hastalıklarında tanı;
Pankreas tarafından üretilen amilaz enziminin normal değerin 4-6 katına çıkması ve özellikle lipaz enziminin yüksek seviyeleri pankreas hastalıklarında tanıda önemlidir. Ayrıca tanıda karaciğer ve böbrek fonksiyonları ve CA 19-9 ve CEA bakılabilir.
Doktorunuz gerekli görürse, bilgisayarlı tomografi (BT), manyetik rezonans (MR), ultrasonografi (USG) gibi görüntüleme yöntemleri ile pankreas ve safra yolu kanalında iltihaplanma ya da tıkanıklık olup olmadığı belirlenebilir.
NMR Lipoprotein Profili
/in HaberlerLDL kolesterol değeri aynı olan kişilerin, LDL partikül sayısı farklı ise kalp hastalıkları riski de farklı olacaktır.
NMR Lipoprotein Profili;
Lipoprotein alt gruplarının (HDL, LDL); Partikül boyutu ve Partikül sayısını ölçerek kardiyovasküler hastalık riskini çok daha hassas değerlendirir.
ASO Nedir? Antistreptolizin O Nedir?
/in Faydalı Bilgilerİçindekiler
Antistreptolizin O (ASO) Nedir? ; hemolitik streptokokların salgıladığı streptolizin toksinine karşı oluşan bu antikorlar, streptokok bakterilerinin yaydığı toksinlere karşı vücudun savunma mekanizmasını oluşturur. ASO testi, kanda bu antikorların seviyesini ölçer ve bu sayede streptokok enfeksiyonlarının varlığı ve şiddeti hakkında bilgi sağlar. ASO testi, özellikle boğaz ağrısı, cilt enfeksiyonları gibi streptokok enfeksiyonlarından sonra ortaya çıkan komplikasyonların teşhisinde kullanılır.
ASO Normal Değeri Nedir?
ASO testinin normal değeri genellikle 0-200 IU/mL arasında değişir. Ancak, bu değer laboratuvarlara ve kişinin yaşına bağlı olarak farklılık gösterebilir. Çocuklarda ve gençlerde ASO düzeyi genellikle daha yüksektir. Test sonuçlarınızı doktorunuzla birlikte değerlendirerek daha kesin bir yorum alabilirsiniz.
ASO Yüksekliği Nedir ve Neden Önemlidir?
ASO yüksekliği, kandaki antistreptolizin O seviyesinin normalin üzerinde olması durumudur. Bu durum genellikle yakın zamanda bir streptokok enfeksiyonu geçirildiğini gösterir. Yüksek ASO seviyeleri, özellikle romatizmal ateş ve glomerülonefrit gibi komplikasyonların teşhisinde önemlidir. Romatizmal ateş, kalp kapaklarını etkileyebilir ve kalıcı kalp rahatsızlıklarına yol açabilir. ASO yüksekliğinin erken tespiti, bu tür komplikasyonların önlenmesinde önemlidir.
ASO Neden Yükselir?
ASO seviyesi, streptokok bakterilerine karşı vücudun bir savunma tepkisi olarak yükselir. Streptokok enfeksiyonları, özellikle boğaz ağrısı ve cilt enfeksiyonları gibi hastalıklara neden olabilir
ASO Yüksekliğine Neden Olan hastalıklarda Belirtiler Nelerdir?
ASO yüksekliği belirtileri genellikle streptokok enfeksiyonunun belirtileriyle aynıdır. Boğaz ağrısı, yutkunma güçlüğü, ateş, kızarık ve şişmiş bademcikler, baş ağrısı ve halsizlik bu belirtiler arasında sayılabilir. Ayrıca, romatizmal ateş gibi komplikasyonlar gelişmişse, eklem ağrıları, döküntüler ve kalp problemleri de görülebilir.
ASO Düşüklüğü Nedir?
ASO düşüklüğü, kanda antistreptolizin O seviyesinin normalin altında olduğu durumdur. Bu durum genellikle streptokok enfeksiyonu geçirilmemiş olduğu veya vücudun bu enfeksiyonlara karşı yeterli bir tepki göstermediği anlamına gelir. ASO düşüklüğü genellikle bir sorun olarak kabul edilmez ve özellikle sağlıklı bireylerde normal olarak kabul edilir.
ASO ne zaman yükselir
ASO genellikle kişinin sterptokok enfeksiyonu geçirmesinden sonra 1-2 hafta içinde yükselmeye başlar. Ancak enfeksiyon geçtikten sonra vücuttan atılması 10-12 ayı bulabilir.
12 Ekim Dünya Artrit günü
/in Haberler○ Ağrı
○ Şişlik
○ Isı Artışı
○ Kızarıklık
Artrit (Eklem İltihabı) bulguları olabilir.
İnflamasyonu (iltihabı) gösteren laboratuvar belirteçleri ile inflamasyonun yönetimi mümkündür.
12 Ekim Dünya Artrit Günü
21 Ekim Küresel İyot Eksikliği Günü
/in Haberlerİyot eksikliği yaşamın her döneminde önemli sağlık sorunlarına neden olabilir!
Spot İdrarda İyot Testi ile iyot düzeyi belirlenerek uygun beslenme ve takviyeler sayesinde iyot eksikliği önlenebilir.
21 Ekim Küresel İyot Eksikliği Günü
20 Ekim Dünya Osteoporoz Günü
/in HaberlerOsteoporoz yaşamın erken dönemlerindeki yanlış beslenme ve yaşam biçimlerinden etkilenir.
Mineral, vitamin eksikliklerine dikkat ederek ve egzersiz yaparak osteoporoz riskinizi azaltabilirsiniz.
20 Ekim Dünya Osteoporoz Günü
PSA Testi Nedir?
/in Faydalı Bilgilerİçindekiler
PSA testi, prostat spesifik antijen (PSA) adı verilen bir proteinin kan seviyesinin ölçümüdür. PSA, erkeklerde bulunan prostat bezi tarafından salgılanır.
PSA Yüksekliği Nedir?
PSA yüksekliği, kan dolaşımında normalden fazla prostat spesifik antijen (PSA) bulunması durumudur. PSA seviyesinin yüksek olması, prostat bezinin büyümesi, prostatit (prostat iltihabı) veya prostat kanseri gibi sağlık sorunlarının göstergesi olabilir. Ancak, PSA seviyesi yüksek olan her erkekte prostat kanseri bulunmayabilir. Diğer faktörler de PSA seviyesini etkileyebilir, bu nedenle PSA yüksekliği tek başına kesin bir tanı aracı değildir.
PSA Seviyelerini Etkileyebilecek Faktörler Nelerdir?
Prostat büyümesi:
İyi huylu prostat hiperplazisi (BPH) gibi kanser dışı prostat büyümesi durumları PSA seviyelerini yükseltebilir.
İleri yaş:
Prostat problemleri olmasa bile PSA seviyeleri, yaşlandıkça yavaş yavaş yükselir.
Prostatit:
Prostat bezinin enfeksiyonu veya iltihaplanması olan prostatit PSA seviyelerini yükseltebilir.
Cinsel aktivite:
PSA’nın kısa yükselmesine neden olabileceği için erkeklerin testten önce bir veya iki gün boyunca cinsel aktiviteden kaçınması önerilmektedir.
Bazı ürolojik prosedürler:
Prostat biyopsisi veya sistoskopi gibi, doktor muayenesi sırasında gerçekleştirilen bazı prosedürler PSA seviyelerini yükseltebilir.
Bazı ilaçlar:
Testosteron gibi erkeklik hormonları seviyelerini yükselten ilaçlar almak PSA’da artışa neden olabilir.
PSA Değeri Kaç Olmalıdır?
PSA değeri, yaşa, prostat bezinin büyüklüğüne ve genel sağlık durumuna bağlı olarak değişebilir. Genel olarak, PSA değeri 4 ng/mL’nin altında olarak kabul edilir. Ancak, bu değer sadece bir rehberdir. PSA seviyesi 4-10 ng/mL arasında olan erkeklerde prostat kanseri riski artar. 10 ng/mL’nin üzerindeki PSA seviyeleri daha yüksek bir risk taşır. Ancak, bu değerler kesin değildir ve PSA seviyesi yüksek olan erkeklerde bile prostat kanseri bulunmayabilir. Bu nedenle, PSA test sonuçlarını değerlendirirken doktorunuzun önerilerini dikkate almanız önemlidir.
PSA testi ile ilgili sık sorulan sorular
PSA Testi İçin Uygun Yaş Aralığı Nedir?
PSA testine genellikle 50 yaş ve üzerindeki erkeklerde bakılır. Ancak, ailesinde prostat kanseri öyküsü olan erkeklerde bu yaş daha erken olabilir, genellikle 40 veya 45 yaşında başlanır.
PSA Kan Testi Nasıl Yapılır?
PSA kan testi, kan örneği alınarak yapılır. Koldaki damardan alınan kan örneği, laboratuvarda PSA düzeyini ölçmek için analiz edilir.
PSA Testi Öncesi Dikkat Edilmesi Gerekenler Nelerdir?
PSA testi yaptırmadan önce, doktorunuzla konuşarak testin ne zaman yapılacağına, nasıl yapılacağına ve test sonuçlarının ne anlama geldiğine dair bilgi almalısınız. Ayrıca, test öncesi cinsel aktivite ve prostat muayenesi gibi PSA seviyesini etkileyebilecek aktivitelerden kaçınmanız gerekebilir.
PSA Testinde Yapılan Diğer Tetkikler Nelerdir?
PSA testi yanında genellikle dijital rektal muayene (DRM) adlı bir test daha yapılır. Bu testle doktor, prostatın boyutunu, şeklini ve dokusunu değerlendirir. Ayrıca, biyopsi, manyetik rezonans görüntüleme (MRI) veya bilgisayarlı tomografi (BT) gibi daha ayrıntılı tetkikler de yapılabilir.
PSA Değerlerinin Yaşa Göre Değişimi
Evet, PSA değerleri yaşla birlikte doğal olarak artabilir. Ancak, bu artış genellikle hafif olup, belirgin bir yükselme prostat problemlerinin bir göstergesi olabilir.
PSA Dışında Kullanılan Yeni Prostat Kanseri Belirteçleri
Evet, PSA dışında prostat kanserini tespit etmek için kullanılan başka belirteçler de vardır. Örnek olarak, PHI (Prostat Sağlığı İndeksi), 4Kscore ve PCA3 testi gibi belirteçler bulunmaktadır. Ancak, bu belirteçlerin kullanılması için doktorunuzun önerisine ihtiyacınız vardır.
Biruni Laboratuvarında PHI (Prostat Sağlığı İndeksi) çalışılmaktadır.
Solunum Antijen Paneli
/in HaberlerEnfeksiyonların arttığı bu dönemde hangi tip enfeksiyona maruz kaldığınızı Solunum Antijen Paneli ile öğrenebilirsiniz.
○ İnfluenza
○ Koronavirüs
○ RSV
○ Adenovirüs
Pankreas Nedir?
/in Faydalı Bilgilerİçindekiler
Pankreas nedir? Midenin arkasında bulunan bir organımızdır. Temel olarak iki önemli görevi yerine getirmektedir.
Pankreas tarafından üretilip ince bağırsaklara salgılanan sindirim enzimleri proteinlerin, yağların ve karbonhidratların parçalanmasını sağlayarak besin maddelerinin emilimini kolaylaştırır.
Kan şekerini düzenleyen hormonlar olan insülin ve glukagon pankreas tarafından üretilir. İnsülin, kan şekeri seviyesini düşürerek hücrelere glikozun girişini sağlar ve fazla şekerin depolanmasını teşvik eder. Glukagon ise kan şekeri seviyesini yükselterek depolanan glikozun serbest bırakılmasını sağlar.
Pankreasın bu hormonlar aracılığıyla kan şekeri seviyelerini dengelemesi, vücutta enerji düzenlemesini sağlar.
Pankreas Hastalıkları Nelerdir?
Akut pankreatit
Akut pankreatit olan kişilerde genellikle:
Sırta-bele kuşak şeklinde yayılan sancılar şeklinde ortaya çıkan karın ağrısı,
Pankreasın bulunduğu bölgede, aniden ortaya çıkan şiddetli karın ağrısı, Ateş,
Mide ağrısı ve mide bulantısı gibi şikâyetler görülür.
Belirtiler kişiden kişiye ve hastalığın şiddetine göre değişkenlik gösterebilir.
Kronik Pankreatit
Pankreasta tekrar eden iltihaplanmalar ve hücre hasarının devam etmesi sonucunda, pankreasta kalıcı hasarlar kronik pankreatite neden olur.
Kalıtsal kronik pankreatit
Aileden genler yoluyla aktarılan bu hastalık, kronik pankreatitle benzer.
Otoimmun Pankreatit
Vücudun bağışıklık sisteminin kendi dokularına saldırması otoimmünite olarak adlandırılır. Bu tip pankreatit belirtileri diğerleri ile benzerdir. ,
Pankreas kanseri
Pankreas kanseri, pankreas hücrelerinde meydana gelen yapısal ve genetik değişikliklerin sonucunda ortaya çıkan bir kanser türüdür.
Pankreas kanseri, belirli semptomlara yol açmadan uzun bir süre boyunca sessizce ilerleyebilir ve bu nedenle genellikle ileri aşamada teşhis edilir.
Erken teşhis ve uygun tedavi seçenekleri, hastalığın seyrini iyileştirebilir ve yaşam kalitesini artırabilir. Bu nedenle, pankreas kanseri belirtilerini fark eden kişilerin bir doktora danışması önemlidir.
Pankreas Kanseri Tipleri Nelerdir?
Pankreas kanseri, genellikle iki ana tipte sınıflandırılır: ekzokrin tümörler ve nöroendokrin tümörler.
Ekzokrin Tümörler:
Pankreas kanserlerinin yaklaşık %93’ünü oluşturur.
Nöroendokrin Tümörler:
Pankreastaki nadir görülen tümörlerin yaklaşık %7’sini oluşturur. Nöroendokrin tümörler, endokrin hücrelerden köken alır ve bazı durumlarda aşırı hormon üretimi yapabilir. Hormon tipine bağlı olarak farklı isimler alırlar. Örneğin, insülinoma, aşırı miktarda insülin hormonu salgılayan hücrelerden kaynaklanan bir nöroendokrin tümördür.
Pankreas kanserleri ayrıca yerleşim yerlerine göre de sınıflandırılır. Pankreas başı tümörleri en yaygın olanlardır ve genellikle komşu dokulara baskı yaparak erken semptomlar gösterir. Pankreasın gövde ve kuyruk bölgelerinde yerleşen tümörlerde ise semptomlar daha geç ortaya çıkabilir, bu da erken teşhis olasılığını azaltabilir.
Pankreas Kanseri Semptomları Nelerdir?
Pankreas kanseri, erken aşamalarda genellikle belirti vermez ancak her pankreas kanseri vakası farklı olabilir ve semptomlar kişiden kişiye değişebilir. Yaygın semptomları arasında şunlar yer alır:
Üst Karın Ağrısı:
Pankreas kanseri genellikle üst karın bölgesinde ağrıya yol açar. Bu ağrı sırt bölgesine yayılabilir, özellikle yemeklerden sonra ve uzanırken şiddetlenebilir, öne doğru eğilmekle azalabilir.
Sarılık:
Pankreas kanseri, tıkanıklığa neden olan safra kanallarını etkileyebilir, bu da sarılığa yol açar. Cilt ve gözlerde sararma görülebilir.
Yorgunluk ve İştah Kaybı:
Pankreas kanseri, enerji düzeylerini etkileyebilir ve yorgunluk hissine neden olabilir. İştah kaybı ve buna bağlı olarak kilo kaybı da yaygın semptomlardır.
Sindirim Sorunları:
Pankreas kanseri, sindirim sistemi üzerinde etkili olabilir. Şişkinlik, hazımsızlık, ishal veya kabızlık gibi sindirim sorunları görülebilir.
Diyabet:
Pankreas kanseri, pankreasın insülin üreten hücrelerini etkileyebilir ve yeni ortaya çıkan veya kötüleşen bir diyabet durumuna yol açabilir.
Mide Bulantısı ve Kusma:
Pankreas kanseri ilerledikçe mide bulantısı ve kusma gibi sindirim sorunları artabilir.
Kaşıntı:
Pankreas kanserinde nadiren görülen bir semptom olmasına rağmen, bazı durumlarda kaşıntı görülebilir. Bu genellikle tüm vücutta yaygın bir kaşıntı olarak ortaya çıkar.
Bu semptomlar, pankreas kanseri durumunda görülebilecek yaygın belirtilerdir. Ancak, bu semptomlar başka sağlık sorunlarıyla da ilişkili olabilir, bu nedenle bir doktor tarafından değerlendirilmeleri önemlidir. Eğer bu semptomlarla karşılaşıyorsanız veya endişeleriniz varsa, bir sağlık uzmanına danışmanız önemlidir.
Pankreas Kanseri Kimlerde Olur?
Türkiye’de, pankreas kanseri en sık görülen 10 kanser türü arasında yer alır ve pankreas kanserine bağlı ölüm oranı, diğer daha yaygın kanser türlerine kıyasla daha yüksektir.
Pankreas kanseri her iki cinsiyeti de etkileyebilir, ancak istatistiklere göre erkeklerde kadınlara kıyasla bir miktar daha yaygın görülür. İleri yaş gruplarında daha sık ortaya çıkar, genellikle 60 yaşın üzerindeki kişilerde daha sık teşhis edilir.
Pankreas Kanserinde Risk Faktörleri Nelerdir?
Pankreas kanseri, çeşitli risk faktörlerinin etkisiyle gelişebilir. Bu risk faktörleri genetik, yaşam tarzı ve çevresel faktörler arasında yer alır. İşte pankreas kanseri için başlıca risk faktörleri:
Sigara ve Tütün Kullanımı:
Sigara içenlerde pankreas kanseri riski sigara içmeyenlere göre daha yüksektir.
Obezite:
Özellikle bel çevresinde yoğunlaşmış yağlanma, pankreas kanseri riskini artırabilir.
Diyabet:
Özellikle obezite ile ilişkili tip 2 diyabet varlığı pankreas kanseri için bir risk faktörüdür. İleri yaşlarda veya normal kiloya sahip olmasına rağmen yeni diyabet tanısı alan kişilerde pankreas kanseri şüphesi doğabilir.
Maruziyet:
Kimyasal boyalar, tozlar veya bazı temizlik maddelerine sürekli maruz kalmak, pankreas kanseri riskini artırabilir.
Kronik Pankreatit:
Kronik pankreatit, pankreas iltihabıdır ve uzun süreli inflamasyon pankreas kanseri riskini artırabilir.
Alkol Tüketimi:
Aşırı alkol tüketimi, pankreas kanseri riskini artırabilir.
Kalıtımsal Faktörler:
Bazı kalıtımsal sendromlar ve ailelerden çocuğa geçen mutasyonlar, pankreas kanseri riskini artırabilir.
Yaş ve Cinsiyet:
45 yaşından sonra pankreas kanseri riski artar. Ayrıca erkeklerde kadınlara göre biraz daha fazla görülme eğilimi vardır.
Siyah Ten:
Siyah tenli bireylerde pankreas kanseri riski, diğer ırklara göre biraz daha yüksek olabilir.
Her pankreas kanseri vakası bu risk faktörlerinden etkilenmeyebilir ve bazı vakalarda risk faktörleri olmadan da pankreas kanseri gelişebilir. Önemli olan, bu risk faktörlerinin bilincinde olmak ve sağlıklı bir yaşam tarzı benimsemektir.
Pankreas hastalıklarında tanı;
Pankreas tarafından üretilen amilaz enziminin normal değerin 4-6 katına çıkması ve özellikle lipaz enziminin yüksek seviyeleri pankreas hastalıklarında tanıda önemlidir. Ayrıca tanıda karaciğer ve böbrek fonksiyonları ve CA 19-9 ve CEA bakılabilir.
Doktorunuz gerekli görürse, bilgisayarlı tomografi (BT), manyetik rezonans (MR), ultrasonografi (USG) gibi görüntüleme yöntemleri ile pankreas ve safra yolu kanalında iltihaplanma ya da tıkanıklık olup olmadığı belirlenebilir.
Okula Dönüş ve Çocuklarda Güçlü Bağışıklık
/in HaberlerÇocuklarda güçlü bir bağışıklık sistemi için vitamin ve mineraller kritik önem taşır.
Vitamin ve minarellerin kanda ölçümü ile çocuğunuzun ihtiyacını belirliyerek bağışıklığını destekleyebilirsiniz.
Eris Virüsü (Eris Varyantı) Nedir?
/in Faydalı Bilgilerİçindekiler
Eris Varyantı (Eris Virüsü) Nedir?
Eris Varyantı, dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) tarafından yapılan açıklamaya göre, EG.5 Covid-19’un omicron varyantının bir alt türüdür. Dünya Sağlık Örgütü 9 Ağustos 2023 Çarşamba günü yayımladığı risk değerlendirme raporunda, EG.5 varyantının durumunu “Dikkat Çeken Varyant” olarak güncellemiştir.
DSÖ tarafından yapılan açıklamaya göre ;
Eris Varyantı (Eris Virüsü) Belirtileri Nelerdir?
Eris varyantı, COVID-19 ile benzer semptomlar gösterir. Bu semptomlar şunlardır:
Eris varyantı, diğer koronavirüs varyantlarından farklı semptomlara sahip olabilir mi?
Eris varyantı, omicron’un diğer varyantları gibi üst solunum yollarını etkileyerek benzer semptomlar gösterir. Ancak yaşlı veya bağışıklık sistemi zayıf kişilerde alt solunum yolları hastalıklarına yol açabilir. Ayrıca, mutasyona uğramış yeni varyantlarla tat ve koku kaybı, mide bulantısı, kusma ve ishal gibi semptomların görülme sıklığının azaldığı gözlemlenmiştir.
Eris Virüsü Son Mutasyon mu?
Eris virüsü, BA.2.86 olarak adlandırılan pirola varyantıyla birlikte son zamanlarda tespit edilen yeni bir koronavirüs varyantıdır. Eris, daha önce tespit edilmiş bir varyant olsa da şu anda daha baskın ve yaygın bir varyanttır.
Eris Virüsü Ne Kadar Yaygın?
Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezine göre, EG.5, Amerika Birleşik Devletleri’nde Ağustos ayının üçüncü haftasının sonunda COVID-19 vakalarının %20,6’sında görülmüş ve ABD’deki baskın koronavirüs varyantı olmuştur.
Koronavirüs Eris Varyantının Diğer Koronavirüs Türlerinden Farkı Nedir?
Eris virüsü, diğer varyantlardan farklılık gösteren bazı genetik farklılıklara sahip olabilir. Özellikle spike proteini, virüsün konakçı hücreye girişini kolaylaştıran bir bölge olarak dikkat çekebilir. Dünya Sağlık Örgütü (WHO), Eris’i “izlenmesi gereken varyant” olarak sınıflandırdığı için bu varyantın daha bulaşıcı veya şiddetli sonuçlara yol açabileceği düşünülebilir.
Eris Varyantından Korunmak İçin Neler Yapılmalıdır?
Eris varyantından korunmak için şu yöntemler uygulanabilir:
PCR Testi ile Eris Virüsü Tespit Edilebilir mi?
Eris varyantını doğrulamanın en kesin yolu PCR testi yapmaktır. PCR testleri, yeni varyantları tespit etmek için kullanılabilir ve bu şekilde doğru teşhis konulabilir.
Eris Virüsü Hakkında Sık Sorulan Sorular
Eris varyantının kuluçka süresi nedir?
COVID-19’un diğer varyantlarında olduğu gibi kuluçka süresi yaklaşık beş gündür.
Eris virüsü Türkiye’de görüldü mü?
Evet, Türkiye’de de Eris virüsü tespit edilmiştir.
Eris varyantı ne kadar bulaşıcı?
Eris varyantı, diğer varyantlara göre daha bulaşıcıdır.
Eris varyantı ölümcül mü?
Şu ana kadar Eris varyantından kaynaklanan ölümlü vaka rapor edilmemiştir. Ancak bağışıklık sistemi zayıf veya kronik hastalığı olan kişilerde semptomlar daha şiddetli görülebilir.