Hücresel Check-Up

Günümüzün en büyük sağlık sorunu olan kronik inflamatuvar hastalıklar adeta salgın hastalık gibi toplumda artış göstermektedir. Uzun süre hücresel seviyede seyreden düşük dereceli inflamasyon, yıllar sonra genetik yatkınlığımız doğrultusunda birçok kronik hastalığı tetikleyebilir. Kalp damar hastalıkları, diyabet, obezite, alerjiler, otoimmun hastalıklar, depresyon, Alzheimer, Parkinson ve kanser gibi pek çok hastalık kronik inflamasyon zemininde gelişir.

Hücresel Check-up Paneli ile bulgular hastalık oluşmadan yıllar önce hücresel düzeyde tespit edilerek hastalık oluşumuna müdahale edilebilir.

#BiruniLaboratuvarı #TıbbiTahlilLaboratuvarı #SağlıklıYaşam #HücreselCheckUp

 

Haberler

Hücresel Check-Up ile neler tespit edilir?

Biruni Sağlıklı Yaşam Danışmanı Klinik Biyokimya Uzmanı Dr. Semra Tamer Levent, sağlıklı yaşamda Hücresel Check-Up’ın öneminden bahsediyor.

#BiruniLaboratuvarı #TıbbiTahlilLaboratuvarı #SağlıklıYaşam #HücreselCheckUp

 

Haberler

Renal Panel

Böbrek sağlığınızı korumak için sıcak havalarda yeterli su tüketimine özen gösteriniz.

Renal panel ile böbrek fonksiyonlarınızı kontrol ederek böbrek sağlığınız hakkında bilgi sahibi olabilirsiniz.

#BiruniLaboratuvarı #TıbbiTahlilLaboratuvarı #RenalPanel #Böbrek #BöbrekSağlığı

 

Haberler

Astım Mikrobiyota

Akciğer ve bağırsak mikrobiyota değişiklikleri ile astım arasındaki ilişki çeşitli çalışmalarda gösterilmiştir. Astım hastalarında akciğerlerdeki inflamasyon, mikroorganizmalar tarafından tetiklenmiş olabilir. Bu duruma akciğer mikrobiyotasındaki değişiklikler neden olabilir. Bağırsak mikrobiyotası da çeşitli mekanizmalarla akciğer gibi uzak organları etkileyebilir. Örneğin, bağırsaklarda histamin üreten mikroorganizmaların artışı, astım için önemli bir tetikleyici faktör olabilir.

İntestinal Mikrobiyom Testi, kişisel bağırsak florasını tespit ederek probiyotik ve prebiyotik önerilerinde bulunur.

#BiruniLaboratuvarı #TıbbiTahlilLaboratuvarı #Astım #Mikrobiyota #Probiyotik #Prebiyotik #Mikrobiyom

 

Haberler

Dünya ALS Günü

Aklınızda Kalsın!

Yürürken tökezleme, konuşmada bozukluk, yutmada zorluk ALS belirtileri olabilir. (Amyotfrofik Lateral Skleroz)

21 Haziran Dünya ALS Günü

#BiruniLaboratuvarı #TıbbiTahlilLaboratuvarı #ALS #ALSGünü

 

Haberler

ALCAT Test

ALCAT Test; gıdalar, gluten, kazein, candida, gıda katkı ve boya maddeleri, bitkisel ve kimyasal ilaçlara karşı vücudun verdiği doğal bağışıklık yanıtını ölçen bir testtir. Kişiye özel kronik inflamasyon yaratan gıdaları ve kimyasalları tespit ederek, özel eliminasyon programı sunar.

ALCAT Testin Sağlığımıza Katkıları Nelerdir?
• Kilo kontrolü
• Inflamasyon kontrolü
• Bağışıklığın güçlenmesi
• Sağlıklı yaşam
• Günlük performansa olumlu etki

#BiruniLaboratuvarı #TıbbiTahlilLaboratuvarı #AlcatTest #Alcat

 

Haberler

Babalar Günü

Hayatımızın her anında emeği geçen, varlıklarıyla bize her yönden güç katan babalarımızın Babalar Günü Kutlu Olsun.

#BiruniLaboratuvarı #TıbbiTahlilLaboratuvarı #BabalarGünü

 

Haberler

Kurban Bayramı

Sevdiklerimizle bir araya geldiğimiz, coşkuyla ve sağlıkla kutlayacağımız nice huzurlu bayramlara.

Kurban Bayramımız Kutlu Olsun

#BiruniLaboratuvarı #TıbbiTahlilLaboratuvarı #KurbanBayramı

 

Haberler

Evlilik Öncesi Tarama Testleri

Evlilik Öncesi Tarama Testleri, ileride yaşanabilecek bazı sağlık problemleri ile ilgili önlem alınmasını sağlar.

* Hemoglobin
* Elektroforezi Testi
* Kan Grubu Tayini
* Hemogram
* Hepatit B Testi
* Hepatit C Testi
* HIV Testi
* VDRL/RPR Testi
* SMA Tarama Testi

#BiruniLaboratuvarı #TıbbiTahlilLaboratuvarı #Evlilik #EvlilikÖncesiTaramaTestleri #Test

 

Haberler

Kandida Mantarı (Candida Albicans) Nedir?

Kandida, insan vücudunda doğal olarak bulunan bir tür maya mantarıdır. Vücutta birçok bölgede ama özellikle bağırsak, ağız ve ciltte bulunur. Normal şartlarda belirli sayılarda bulunduğunda  zararsız olan bu mantar, vücudun bağışıklık sistemi zayıfladığında artıp enfeksiyonlara neden olabilir. Kandida enfeksiyonları, ağızda “pamukçuk”, genital bölgede “vajinal mantar enfeksiyonu” ve daha ciddi durumlarda  “sistemik kandidiyazise” neden olabilir.

Kandida Belirtileri Nelerdir?

Candida enfeksiyonlarının belirtileri enfeksiyonun bulunduğu yere göre değişir:

  1. Oral Kandidiyazis (Pamukçuk):

    • Ağız içinde beyaz, kremsi lezyonlar
    • Ağrı ve hassasiyet
    • Tat kaybı
    • Ağız köşelerinde çatlaklar
  2. Vajinal Kandidiyaz:

    • Yoğun kaşıntı ve yanma
    • Yoğun, beyaz, peynirimsi akıntı
    • Cinsel ilişki sırasında ağrı
    • Vajinal bölgedeki deride kızarıklık ve şişlik
  3. Cilt Kandidiyazı:

    • Kızarıklık ve kaşıntı
    • Deride döküntüler
    • Deri kıvrımlarında nemli, beyazımsı plaklar
  4. Sistemik Kandidiyaz:

    • Ateş ve titreme
    • Kas ve eklem ağrıları
    • Yoğun yorgunluk
    • Ciddi vakalarda organ yetmezliği

Kandida Türleri Nelerdir?

Kandida ailesinde birçok farklı tür bulunur, ancak en yaygın olanları şunlardır:

  1. Candida albicans:

    En sık rastlanan türdür ve genellikle pamukçuk ve vajinal enfeksiyonlara neden olur.

  2. Candida glabrata:

    Özellikle bağışıklık sistemi zayıf olan bireylerde daha sık görülür.

  3. Candida tropicalis:

    Diyabetik hastalarda ve bağışıklık sistemi zayıf olanlarda yaygındır.

  4. Candida parapsilosis:

    Yenidoğanlarda ve hastane kaynaklı enfeksiyonlarda görülür.

  5. Candida krusei:

    Bazı antifungal ilaçlara dirençli olması nedeniyle tedavisi zordur.

Kandida Neden Olur?

Kandida enfeksiyonlarının birçok nedeni olabilir:

  1. Antibiyotik Kullanımı:

    Antibiyotikler, vücuttaki yararlı bakterileri öldürerek Kandida’nın aşırı büyümesine neden olabilir.

  2. Bağışıklık Sistemi Zayıflığı:

    HIV/AIDS, kanser tedavileri veya organ nakli gibi durumlar bağışıklık sistemini zayıflatır.

  3. Hormonal Değişiklikler:

    Hamilelik, doğum kontrol hapları veya hormon replasman tedavisi gibi hormonal değişiklikler Kandida enfeksiyonlarını tetikleyebilir.

  4. Diyabet:

    Yüksek kan şekeri seviyeleri Kandida’nın büyümesi için uygun bir ortam sağlar.

  5. Kötü Hijyen ve Nemli Ortamlar:

    Özellikle deri kıvrımlarında nemli ve hijyenik olmayan koşullar Kandida enfeksiyonlarına zemin hazırlar.

Kandida Nasıl Teşhis Edilir?

Maya ve küfler yapışkan özelliklerinden dolayı tek seferlik dışkı örneklemesinde dışkının analiz edilen bölümünde bulunmayabilir ve bu durumda dışkı örnek analizinde saptanamaz En az art arda 3 örnekleme ile analiz tekrar edilmelidir. Bu nedenle mikrobiyom incelemesinde tek örnekleme ile mantar saptanmaması candida kolonizasyonunu ekarte ettirmez. Kişinin klinik bulguları devam ediyor ise idrar “D arabinitol testi” ile Kandida metabolitleri idrarda tespit edilebilir. Kandida suşlarının idrar ile atılan en patojen metaboliti D-arabinitoldür. İnvaziv Kandida enfeksiyonlarının tanısı için “D-arabinitol” iyi bir gösterge olabilir.

Kandida Nasıl Önlenir?

Kandida enfeksiyonlarını önlemek için aşağıdaki adımlar atılabilir:

  1. Dengeli Beslenme:

    Şeker ve rafine karbonhidrat alımını azaltarak sağlıklı bir diyet izlemek, Kandida artışını kontrol altında tutmaya yardımcı olabilir.

  2. Bağışıklık Sistemini Güçlendirme:

    Düzenli egzersiz, yeterli uyku ve stres yönetimi, bağışıklık sistemini güçlü tutar.

  3. Hijyen:

    Özellikle genital bölge ve deri kıvrımlarının temiz ve kuru tutulması önemlidir.

  4. Antibiyotik Kullanımı:

    Antibiyotiklerin gereksiz ve aşırı kullanımından kaçınılmalıdır.

  5. Giysi Seçimi:

    Pamuklu ve hava alan giysiler giymek, nemli ortamların oluşmasını engeller.

Kandida Hakkında Sık Sorulan Sorular

  1. Kandida enfeksiyonu bulaşıcı mıdır?

    • Kandida genellikle bulaşıcı değildir, ancak vajinal kandidiyazis cinsel yolla bulaşabilir.
  2. Kandida diyeti nedir?

    • Kandida diyeti, şeker, gluten , süt ürünleri ve maya içeren yiyeceklerin kısıtlandığı bir diyet türüdür. Amaç, kandida’nın büyümesini kontrol altında tutmaktır.
  3. Kandida enfeksiyonları tekrarlayabilir mi?

    • Evet, özellikle altta yatan bir sağlık sorunu varsa veya yaşam tarzı değişiklikleri yapılmazsa enfeksiyonlar tekrarlayabilir.

Candida enfeksiyonları, doğru önlemler alındığında ve gerekli tedaviler uygulandığında genellikle kontrol altına alınabilir. Ancak, altta yatan sağlık sorunları veya yaşam tarzı faktörleri göz önünde bulundurulmalı ve uzun vadeli bir yaklaşım benimsenmelidir.